Bir olgu olarak insanlık tarihi kadar eski de olsa, kişisel gelişim terimi ilk olarak 1960’larda Batı’da ortaya atılmıştır. Günümüzde, bir çok bilimin ve geleneksel kültürlerin değerlerinden yararlanan popüler bir akımdır. Bugün, hedef belirleme, duyguların kontrolü, olumlu düşünme ve davranma, etkili iletişim, beyin gücünü etkili kullanma, sağlıklı yaşam teknikleri, hızlı okuma ve hafıza eğitimi gibi yöntemlerle daha başarılı, dengeli ve mutlu bir yaşam ideali kişisel gelişimin temel konusudur. Artık Ülkemizde de pek çok insanın hayatına giren kişisel gelişim endüstrisinin cirosu yalnızca ABD’de 200 milyon doları bulmaktadır. Kişisel gelişim yaklaşımlarının çoğu, batı kültürünün etkisiyle akıl ve bedene, ruh ve gönülden daha fazla önem vermektedir. Oysa bize sadece doku, kemik ve beyinin bir araya gelmesinden ibaret olmadığımızı hissettiren ruh ve gönlümüzdür. Okumaya devam et “Bir Kişisel Gelişim Klavuzu Olarak Mevlana”